Husumetli müştekiler ve onları yönlendiren İngiliz derin devleti ajanları, zorlu hapishane koşullarının varlığını fırsat bilip Adnan Oktar’ın arkadaşlarına karşı psikolojik baskı yapmak üzere bazı avukatlar ayarlamışlardır.

Avukat Hüseyin Küçük ve avukat Fuat Selvi, Adnan Oktar’ın birçok arkadaşını -onları hiç tanımadıkları halde- tutuklu bulundukları cezaevlerinde defalarca ziyaret etmişler, bu ziyaretlerinde şüphelilere bazen üstü kapalı bir şekilde, bazen de açık olmak üzere etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmadıkları takdirde uzun yıllar boyunca hapisten kurtulamayacaklarını, devletin güya onların üzerlerini çizdiğini, suçsuz olduklarının bilinmesine rağmen güya böyle bir topluluğun istenmediğini söylemişlerdir. Devletin olaya müdahil olduğunu, bu nedenle artık devletin dediğinin yapılmaması, yani sözde örgütün terk edilmemesi halinde zorlu hapishane koşullarında yaşlanıp öleceklerini ileri sürmüşlerdir.

“Devlet” adına hareket ettiklerini öne süren bu kişiler, olsa olsa “Türkiye aleyhtarı bir derin devlet” adına hareket ediyor olabilirler. Bu şüphemizin sebeplerine birlikte bakalım.



Daha yeni Daha eski