Mervenur Gözcü’nün durumuna çok benzeyen başka bir “kıskaca alma” durumu, yabancı uyruklu Serra Mohamed Valipour’da yaşanmıştır. Özkan Mamati, aynen Mervenur Gözcü gibi Serra Mohamed Valipour’u da yakın takibe almıştır. Onun da yaşı 18’den küçük olmasına rağmen, polise ifade vermeye yasal velisiyle değil Özkan Mamati’nin yönlendirdiği Serpil Ekşioğlu ve Uğur Şahin ile gelmiştir.

Serra Valipour, dava ile alakalı olabilecek olan ve delil niteliği taşıyan bazı fotoğrafları Emniyet Müdürlüğü yerine Uğur Şahin’e teslim etmiştir. Nitekim Uğur Şahin de bunların arasından Valipour, annesi ve Adnan Oktar’ın birlikte çektirdiği fotoğraf üzerinde oynama yaparak, annesini fotoğraftan çıkarmış ve sanki Serra Valipour ve Adnan Oktar yalnızlarmış gibi göstererek fotoğrafı emniyete bu şekilde sunmuştur. Böylece güya Serra Valipour, Adnan Oktar ile tek başınaydı imajı verilmek istenmiştir.

İfade öncesinde yaptıkları konuşmalarda Özkan Mamati ve diğer bazı sözde müştekilerin gerek Mervenur Gözcü’yü, gerekse Serra Mohamed Valipour’u nasıl yönlendirdiğini, nasıl kandırdığını, Mervenur Gözcü’ye söylenen yalanlardan biri ifadenin kamera kayıtlarında ortaya çıktığı için tahmin etmek zor değildir. Kaldı ki bir davada müşteki olan bir kişinin, aynı dava için birisini müşteki olmaya iknaya çalışması, onunla önceden görüşmesi, onunla birlikte ifadeye gelmesi bile tek başına o kişi üzerinde bir baskı oluşturulduğunu ve o kişinin yönlendirilebileceğini düşünmeye yetecek bir şüphedir.

Bu tarz örnekleri daha çoğaltmamız mümkün. Müşteki Ramazan Manay’ın ifadesinde söylediği üzere Özkan Mamati ile telefonla konuştuktan sonra ifade vermeye gitmesi, etkin pişman Emre Kutlu’nun ifadesinde söylediği üzere operasyon sabahı Özkan Mamati’den telefon almış olması, Özkan Mamati’nin Kutlu’ya “kandırıldığını” söylemesini telkin ettiği, hatta ifade için yanına sözde müşteki Alper Ünek’i vermeyi teklif etmesi, Hatice Ural’ın operasyondan sonra arkadaşımız Dolunay Tezin’in ailesini arayarak “yanımda Özkan Mamati de var, beraberiz, kızınızı etkin pişman yapmamız lazım, yoksa paçayı kurtaramayacak” demesi gibi çok fazla örnek bulunmaktadır. Bu çalışmada paylaştıklarımız, tespit ettiklerimizin sadece bir kısmıdır. Dosyadan erişemediğimiz çok sayıda evrak incelenebildiğinde, çok daha fazla delil ortaya çıkacaktır.

Öte yandan, Özkan Mamati ve ekibinin burada bazı örneklerini verdiğimiz “temasları”, bir noktada daha şüphe uyandırıcı bir durumun oluşmasına sebebiyet vermiştir. 



Daha yeni Daha eski