40 yıla yakın bir süredir devlete olan bağlılığını, fikirleri ve faaliyetleriyle ispat etmiş, devletin bölünmez bütünlüğünü, milli ve manevi değerlerin önemini, Allah’ın varlığının bilimsel delillerini, Kur’an mucizelerini anlatan, Türk-İslam Birliği’ni savunan, gece gündüz A9 TV kanalında bu fikirlerini açık açık anlatan, daima göz önünde bulunan Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımız, 11 Temmuz 2018 sabahında bir anda “silahlı suç örgütü” ilan edilmiştir. 

Yargılama süreci, bomboş bir dava dosyası, ortada ne bir suç ve ne de suç delili olmaksızın süregitmiştir. Bu süreç boyunca, camiamıza kurulan kumpasın düzenleyicileri, Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımızı güya korkutucu, tehlikeli ve tehditkar bir suç örgütüymüş gibi gösterebilmek için her yolu denemişlerdir. Bu amaçla çeşitli medya kuruluşları ile sosyal medyayı aralıksız ve yoğun bir biçimde kullanmışlardır. 

Söz konusu medya, Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımızın, gözaltına alındıkları günden bu yana, masumiyet karinelerini yok sayarak, savcılık iddianamesinde bile bulunmayan hayali suçlarla haberler yapmaya, Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımızın itibarlarını zedelemeyi hedef alan çirkin iftiraları sıralamaya halen devam etmektedir. Gerek basın ve televizyonlarda gerek internet ve sosyal medyada;

Gerek basında ve televizyonlarda gerekse internet ve sosyal medyada, camiamız hakkında en akla gelmedik iftiralar, karalamalar ve hakaretler kesintisiz biçimde yayınlanmaktadır. Dahası, bazı husumetli çevreler tarafından Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımız aleni olarak ölümle, yeni operasyonlarla, sokakta dahi dolaşamamakla tehdit edilmektedir. 

O halde şunu sormak istiyoruz:

BİR AN İÇİN SAYIN ADNAN OKTAR'IN GERÇEKTEN ÇOK TEHLİKELİ BİR SİLAHLI SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERİ OLDUĞUNU, BİZLERİN DE GERÇEKTEN ÇOK TEHLİKELİ, TEHDİTKAR VE KORKUTUCU ÖRGÜT MENSUPLARI OLDUĞUMUZU VARSAYSAK,

  • ACABA SÖZ KONUSU MEDYA VE HUSUMETLİ ÇEVRELER, ALEYHİMİZDE TEK KELİME EDEBİLİR MİYDİ?
  • HER GÜN RESİMLERİMİZİ YAYINLAYARAK AKLA HAYALE GELMEDİK HAKARET, İFTİRA VE KARALAMA AMAÇLI SÖZLER SARF EDEBİLİRLER MİYDİ?
  • BİZLERE BU DERECE PERVASIZ TEHDİTLER SAVURABİLİRLER MİYDİ?

Elbette ki HAYIR!

Tüm medya ve kamuoyu Sayın Adnan Oktar’ın ve bizlerin silahlı suç örgütü olmadığımızı, bizlerin kimseye bir tehdit oluşturmadığınızı, korkutucu bir güç olmadığımızı gayet iyi bilmektedir. 

Geçtiğimiz günlerde suç örgütü iddiasıyla operasyon yapılan bir grup hakkında herhangi bir olumsuz haber yapıldığını, aleyhlerinde çirkin yorumlar yazıldığını, operasyon düzenlenen kişilerin açık isimlerinin, fotoğraf ve videolarının herhangi bir gazete, internet ya da televizyon kanalında yayınlandığını, herhangi bir gazetecinin aleyhte bir yorum ya da haber yaptığını GÖRMEDİK. Çünkü, sözünü ettiğimiz, camiamıza husumetli kişiler, çevreler ve gazeteciler gerçekten korkutucu bir güce sahip kişilerden şiddetli biçimde korkuyorlar. Değil haklarında iftira, hakaret ya da karalamalarda bulunmak, konuşurken dahi kelimelerini seçerek çok itinalı davranıyorlar

Camiamıza yönelik, HUSUMETLİ tonlarda 3 seneden bu yana sürekli iftira ve yalanlarla dolu uydurma haberler üretenlerin yukarıda bahsettiğimiz söz konusu operasyonla ilgili tek bir kelime dahi sarf etmemiş olmaları bunun çok açık bir göstergesidir

Söz konusu TV kanalları, gazeteler ve gazeteciler camiamıza yönelik operasyonun ilk anından itibaren, arkadaşlarımızın resimlerini, isimlerini, çalıştıkları yerleri iddianamede dahi yer almayan iftira ve yalanlarla birlikte, sayfalarca yayınlamışlardır. Arkadaşlarımızın kelepçeli görüntüleri de yine isimleriyle birlikte neredeyse tüm TV kanallarında ve gazetelerde yer almıştır. Diğer tüm gözaltılarda kişilerin yüzleri bulanıklaştırılırken, kameralar arkadaşlarımızın yüzlerine yakın çekimler yapmıştır. Halen de bu karalama ve iftira dolu yayınlar aynı pervasızlıkta devam etmektedir. 

Eğer Sayın Adnan Oktar ve camiamızın gerçekten korkutucu bir yönü olsaydı, bu özelliğe sahip tüm kişi ve gruplar gibi herkes bizden de korkar, çekinir, hiç kimse bu tür ölçüsüz ve pervasız çirkin haber ve yorumlar yapamaz, akla hayale gelmedik hakaret, yalan ve iftiraları savuramazdı. 

BU DA AÇIKÇA GÖSTERMEKTEDİR Kİ HERKES, CAMİAMIZIN KORKU VE TEHDİT DEĞİL, TAM AKSİNE SEVGİ, ŞEFKAT VE DOSTLUK TEMELLERİ ÜZERİNE KURULU OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLMEKTEDİR. 

Sayın Adnan Oktar, gerek kitaplarında gerekse de TV yayınlarında sürekli sevgiden, kardeşlikten, affedicilikten, merhametten, dostluktan, barıştan bahseden bir fikir insanıdır. Camiamızdaki kişilerin bir araya geliş amacının, Allah’ın rızasını, sevgisini kazanmak, devletimizin bölünmez bütünlüğünü, milli ve manevi değerlerimizi korumak ve yüceltmek için çalışmalar yapmak olduğu yine herkesçe bilinen bir gerçektir. 

Bizlerin değil korkutucu, tehdit unsuru bir camia olmamız, karıncayı dahi incitmeyecek, sadece insanlara değil, hayvanlara, bitkilere, her canlıya sevgi, şefkat, merhamet hisleriyle dolu, Allah’tan korkan, halim, itidalli, kanunlara saygılı, affedici insanlar olduğumuz açıkça görülmekte ve bilinmektedir. 

Müslümanların mazlumluğunu, halimliğini fırsat bilerek onlara eziyet etmeyi, zulmetmeyi, incitici sözler söylemeyi meşru ve kolay görmek, Allah'tan korkan mütedeyyin insanları “nasılsa ses çıkarmazlar” diyerek ezmeye çalışmak, Allah Katında hoş görülmeyen, çok ağır vebali ve karşılığı olan son derece yanlış ve çirkin davranışlardır. 

Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.

Daha yeni Daha eski