Mahkeme heyeti bir kısım sanıklar müdafii Av. Eşref Nuri Yakışan’ın güya bir kısım katılanlar vekili Av. Eser Çömlekçioğlu’nu tehdit ettiği gerekçesiyle hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve İstanbul C.B.Savcılığınca tanzim edilen 07.08.2020 tarihli iddianamenin huzurdaki dava ile birleştirilmesine karar vermiştir. YANİ MAHKEME HEYETİ KENDİSİNİN SUÇ DUYURUSUNDA (İHBARDA) BULUNDUĞU BİR KİŞİ HAKKINDA AÇILAN DAVAYA YİNE KENDİSİ BAKMIŞTIR.

01.10.2020 tarihli oturumda Av. Eşref Nuri Yakışan sanık sıfatıyla mahkeme huzurunda ifade vermiş ve ardından mahkeme heyeti kendisinin suç duyurusunda bulunduğu sanığın 1 yıl süreyle dosya kapsamında avukatlık yapmasını ve müvekkilleri ile cezaevinde görüşme yapmasını yasaklamıştır. Tam bugünlerde dosyanın husumetli müştekileri tarafından yönetilen sosyal medya hesapları üzerinden sanık müdafileri isimleri ve resimleriyle birlikte açık açık tehdit edilmeye başlanmış ve örgüt üyesi olarak yargılanacakları iddia edilmiştir. Bu paylaşımların hemen akabinde bu gelişmelerin yaşanması, mahkeme heyetinin tarafsızlığı ve ihsası rey olarak kabul edilebilecek ölçüde sanıklara olan yanlı bakış açısını göstermiştir.

Mahkeme heyetince yapılan bu haksız uygulamanın bir diğer amacının ise dosyada görev yapan diğer sanık müdafileri üzerinde baskı oluşturmak ve sahip olduğu kamu gücüyle bu kişileri yıldırmaya çalışmak olduğu kanaatindeyiz. Nitekim bir kısım sanıklar müdafii Av. Enes Akbaş, meslektaşı Av. Eşref Nuri Yakışan’ın mahkeme sorgusunun yapıldığı 01.10.2020 tarihli duruşmada söz alarak kendisinin ve diğer meslektaşlarının bu konudaki tedirginliğini dile getirmiş ve mahkeme heyetinin bu hatalı uygulamasından rücu etmesini talep etmiştir.

 

 

 

Av. Enes Akbaş, AİHM Kiprianu kararına atıf yaparak, bu uygulamanın hatalı olduğunu, mahkemenin suç duyurusunda bulunarak zaten o kişinin suç işlediğine dair şüphe taşıdığını ve bu nedenle aynı davaya bakmasının uygun olmayacağını belirtmiştir. Aynı zamanda göz göre göre yapılan bu baskıcı üslubun kendisi dahil dosyada görev yapan tüm meslektaşlarını tedirgin ettiğini ve bu durumun da sanıkların adil yargılanma hakkına ve müdafii desteğinden etkin olarak  yararlanma hakkına müdahale olacağını belirterek bu karardan dönülmesini talep etmiş ise mahkeme heyeti bu talebi reddetmiştir.


Nitekim nihayetinde ise mahkeme heyeti sonradan sanık olarak davaya dahil edilen Av. Eşref Nuri Yakışan hakkında örgüt üyeliği ve tehdit suçlarından cezalandırılmasına karar vermiş, hükmün açıklanmasıyla birlikte Av. Eşref Nuri Yakışan tutuklanmıştır. Yani sanıklar müdafilerinin tedirginliklerini teyit eden bir karar vermiştir. Tüm bu yapılanların yargılamanın devam ettiği süreç boyunca sanıkların müdafii desteğinden faydalanmalarını engellemek ve diğer sanık müdafilerinin korku duyarak dosyadan el çekmelerini sağlamak amaçlı olduğu açıktır.


⬅️

2.18 - MAHKEME HEYETİ DURUŞMALAR SIRASINDA HUKUKA VE USULE AYKIRI TEŞHİS İŞLEMLERİ YAPMIŞTIR. 
➡️

2.20 - MAHKEME CMK M.226’YA AYKIRI DAVRANMIŞTIR


Daha yeni Daha eski