Yargılama sırasındaki hukuka aykırı bir diğer durum ise sanıkların sorgu işlemleri yapılırken müşteki vekilleri, iddia makamı ve mahkeme heyeti tarafından sanıklara iddianame kapsamı sınırlarını aşan ve özel hayatın gizliliğini ihlal eden soruların sorulması ve bu soruların duruşma tutanağına da yansımasıdır.

Örneğin;

-          "Günde kaç vakit namaz kılıyorsun?

-          Abdesti nasıl alıyorsun?

-          Neden dekolte giyiyorsunuz?

-          Münafık nedir?

-          Kimleri münafık olarak tanımlıyorsunuz?

-          Mehdi misiniz?

-          Adnan Oktar'ın Mehdi olduğunu düşünüyor musunuz?

-          Abdülhamit hakkında ne düşünüyorsun?

-          Neden çocuk doğurmadın?

-          Çocuğunu emzirdin mi?

-          Nasıl korunuyorsun?

-          Neden bikini ile fotoğraf çektirdin?

-          Neden baş örtünü çıkardın?

-          Neden baş örtüsü kullanmaya başladın?

-          Başkanlık seçiminde neden oy vermedin?" vb şeklinde din ve vicdan hürriyeti ile özel hayatın gizliliğini ihlal edecek mahiyette birçok soru sanıklara yöneltilmiştir. Özel hayatın gizliliği prensibi ve özel yaşama saygı hakkı hem Anayasamızda hem de AİHS'nin 8'inci maddesi kapsamında koruma altına alınmıştır.

 

AİHS Madde 8: “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve haberleşmesine saygı göstermesi hakkına sahiptir. Bu hakların kullanılmasına bir kamu otoritesinin müdahalesi ancak ulusal güvenlik, kamu emniyeti, ülkenin ekonomik refahı, dirlik ve düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın ve ahlakın veya başkasının hak ve özgürlüklerinin korunması için, demokratik bir toplumda zorunlu olan ölçüde ve yasayla öngörülmüş olmak koşuluyla söz konusu olabilir”

 

Anayasa Madde 20: "Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz."

Anayasa 24/3: "Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz."

 

Mahkeme Başkanı, iddia makamı ve katılan vekilleri tarafından, sorgusu yapılan sanıklara "NEDEN ÇOCUĞUNUZ YOK, EVLİ BİR KADININ DANS ETMESİ NORMAL Mİ, eşinizle neden beraber yaşamıyorsunuz, kaç vakit namaz kılıyorsunuz, daha önce başörtülüyken sonra neden dekolte kıyafetler giymeye başladınız vb" şeklinde sorulan sorularla, sanıkların Anayasamızın 20. maddesi ve AİHS 8. maddesinde güvence altına alınan özel yaşama ve aile yaşamına saygı hakkı ile yine Anayasamızın 24. maddesi le AİHS'nin 9. Maddesinde güvence altına alınan din ve vicdan hürriyeti ihlal edilmiştir.

 

Aynı şekilde katılan vekillerince duruşmada izlettirilen videolarda bazı sanıkların dini inanışları ve dini vecibeleri yerine getirmeleri konusundaki düşünce ve yorumları yargılama konusu yapılmıştır. Bu konularda sanık müdafilerince CMK 201'e göre soruların sorulmaması yönünde yapılan tüm itirazlar, soruların iddianame kapsamında kaldığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Basmakalıp, soyut gerekçelerle savunmanın tüm taleplerinin ve itirazlarının reddedilmesi Yargıtay içtihatlarına göre bozma sebebidir. (Yargıtay 16. CD; 2015/4672 E, 2016/2330 K.) Ceza yargılamasında ancak konusu suç teşkil eden eylemler yargılanabileceğinden, sanıklara sorulan sorulardan nazara alındığında sanıkların eylemleri değil düşünce ve hayat tarzlarının yargılandığı, kendilerince sanıkları mahcup etme gayreti olduğu ve bir nevi linç kültürüyle hareket edildiği şeklinde bir izlenim ortaya çıkmıştır.


⬅️

2.4 - SORGU İŞLEMİ BİTMEDEN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ AŞAMASINA GEÇİLMİŞTİR
➡️

2.6 - BAZI SANIKLAR KATILAN VEKİLLERİNİN SORULARINA KARŞI SUSMA HAKKINI KULLANACAKLARINI BELİRTMESİNE RAĞMEN ISRARLA SORULAR SORDURULMUŞ, SANIKLAR TAHRİK EDİLMİŞTİR


Daha yeni Daha eski