Türkiye’de Sn. Adnan Oktar’ın milli, yerli, cesur, kararlı sistematik bir faaliyetle Türk milletinin birlik ve beraberliğini, devletin bekasını ve Müslümanların refahı, mutluluğunu korumaya ve temin etmeye yönelik ne derece büyük bir çaba gösterdiği herkesin malumudur.

Bu çalışmalar Türkiye tarihinde bugüne kadar görülmemiş bir sivil “Devlet-Türkiye propagandası” hareketidir. Bu faaliyet kapsamında Türkiye aleyhinde kurgulanan tüm tuzaklar uluslararası platformda cesurca deşifre edilmiştir. Halk, tüm toplum uyarılmış, seferberliğe teşvik edilmiş ve milli-manevi duygular canlandırılmıştır. Bu faaliyetler neticesinde uzun bir aradan sonra ilk kez PKK’ya karşı dış operasyon başlatılmış, Türkiye’yi bölme projesi çöpe gönderilmiş, Rusya krizi barışla neticelendirilmiş, Rusya’yla tarihi bir işbirliği içine girilmiş, İsrail’in İran gibi çevre Müslüman ülkelere yönelik saldırı planları bastırılmış, Gezi olayları, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe kalkışması gibi 3 büyük saldırıdan hükümet yara almadan çıkmayı başarabilmiş, MHP-AK Parti koalisyonu sağlanmıştır. 15 Temmuz darbesinde milletin, devletin etrafında set oluşturulmasında en büyük etkenlerden biri Sn. Adnan Oktar ve bizlerin söz konusu faaliyetleridir.

SN.CUMHURBAKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’I BELEDİYE BAŞKANLIĞI DÖNEMİNDEN İTİBAREN DESTEKLEMEKTEYİZ

Arkadaşlarımızın ve Sayın Adnan OKTAR Cumhurbaşkanı Sayın ERDOĞAN’ı yirmi beş yılı aşkındır manen desteklemektedir. Rahmetli Sayın Necmettin ERBAKAN’ın Sayın ERDOĞAN’ı aday göstermesi için teşvik ettik; aday olduktan sonra seçim kampanyası döneminde arkadaşlarımız başta Altuğ Müştak BERKER olmak üzere ellerinden ne gelirse yaptılar. Sonunda Sayın ERDOĞAN İstanbul Belediye Başkanı seçildi.Cumhurbaşkanımız Sn. Erdoğan’ın1994’te İstanbul Belediye Başkanı seçilmesinden sonraki ilk basın toplantısına arkadaşımız Altuğ Berker ile çıkmıştı. Yanyana fotoğrafları basında yer aldı. Gazetecilerin sorusu üzerine Sayın Erdoğan camiamızdan olumlu şekilde bahsetti, bizleri sahiplendi, bu anlatımı basın haberlerinde yer aldı. Basın, Sayın Adnan OKTAR ile birlikte arkadaşlarımızın desteğini haber yaptı.

Gazete Küpürü


Alkas Çakmak Dilekçe




MHP GENEL BAŞKANI SAYIN DR. DEVLET BAHÇELİ BEYEFENDİ’Yİ ZİYARETİMİZ

12 Kasım 1999’da BAV camiasına yönelik olarak yapılan polis operasyonundan sonra Ceyda Ertüzün ve Hüma Babuna, Sn. Bahçeli’yi TBMM’deki makamında ziyaret edip operasyon ve gözaltı sürecinde yaşanan hukuksuzluklar ve işkencelerle ilgili bilgilendirmişlerdi. Sn. Bahçeli, arkadaşlarımızın anlattıklarını çok nezaketle dinlemişti. Daha sonraki yıllarda arkadaşlarımız Sn. Bahçeli’yi MHP Genel Merkezi’ndeki makamında ziyaret ettiler. Yine kendilerinin ve arkadaşlarının yaşadıkları hukuksuzlukları, yaşları ileri olmasına rağmen kendi aileleriyle birlikte birkaç arkadaşlarının ailelerinin kendilerine çocuk muamelesi yaptıklarını anlattılar. Hüma Babuna, Sn. Bahçeli’ye “Biz yaşlanıyoruz, siz hiç yaşlanmıyorsunuz” diye latife yaptı. Sn. Bahçeli bu söz üzerine güldü. Her zamanki gibi çok kibar ve nezaketliydi. Kendisine Sayın Adnan Oktar’ın bazı kitaplarını hediye ettiler.

Daha sonra bir bayram gününde Hüma Babuna, Eda Babuna ve Ceyda Ertüzün, MHP Genel Merkezi’nde bayramlaşma törenine katılarak, Sayın Devlet Bahçeli’nin bayramını tebrik ettiler ve Sayın Adnan Oktar’ın “Komünist Kürdistan Tehlikesi” adlı kitabını hediye ettiler.

Ceyda Ertüzün’ün cep telefonuna yıllardır, bayram ve kandil günlerinde Sayın Devlet Bahçeli tarafından kutlama ve iyi niyet mesajları gelir.

Süleyman Demirel- 9. Cumhurbaşkanı

Ceyda, 9.uncu Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’le, eşi Prof. Tevfik Ertüzün’ün Doğru Yol Partisi (DYP) milletvekilliği yaptığı dönemde tanışmıştı. Tevfik Ertüzün İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi iken o dönemde DYP Genel Başkanı olan Süleyman Demirel’in davetiyle siyasete atıldı. 1987-1991 yılları arasında DYP Zonguldak milletvekilliği ve DYP Genel İdare Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundu. CeydaErtüzün eşi ile birlikte katıldığı resmi toplantılarda hem de Demirel’lerin evlerine yaptıkları bayram ziyaretlerinde Süleyman Demirel ve eşi Nazmiye Hanımefendi ile birçok defa sohbet etme imkanı buldu. Süleyman Bey, Ceyda Ertüzün’ü her gördüğünde çocuklarının isimleriyle hatırlarını sorardı.

12 Kasım 1999’da (Adnan Oktar ve arkadaşlarına) Bilim Araştırma Vakfı camiasına yönelik olarak yapılan polis operasyonu sonrasında kardeşi Hüma Babuna, arkadaşları Altuğ Berker (BAV Başkanı) ve Timur Ayan’la birlikte Süleyman Demirel’i Ankara Güniz Sokak’taki evinde ziyaret ettiler. Timur Ayan, Bilim Araştırma Vakfı camiasına yönelik olarak yapılan polis operasyonlarında gözaltına alınıp tutuklanmış ve 4 ay cezaevinde kalmıştı. Demirel’i ziyarete gittiklerinde Timur Ayan hapisten çıkalı bir hafta olmuştu. Demirel bu durumdan çok etkilendi. Arkadaşlarımız ziyarete giderken yanlarında Sn. Adnan Oktar’ın kitaplarını götürmüşlerdi. Demirel yanındaki uzun sehpanın üzerinde duran kitapların üzerine elini koydu ve “Size bir tek soru soracağım. Adnan Bey’e sadakatiniz nereden kaynaklanıyor” dedi. Arkadaşlarımız da, Sn. Demirel’e, Adnan Oktar’a olan sadakatlerinin Adnan Bey’in imanından ve sevgisinden kaynaklandığını detaylı bir şekilde anlattılar. Demirel “Kitapları tek tek okuyacağım” dedi.

Arkadaşlarımız ayrıca 12 Kasım 1999’da polis operasyonuyla başlayan süreçte yaşadıkları hukuksuzlukları ve İstanbul Organize Suçlar Şubesi’ndeki gözaltı sürecinde yaşanan işkenceleri anlattılar.

Arkadaşlarımız evden ayrılırken Süleyman Demirel’in elini öptüler, o da onları yanaklarından öperek uğurladı.

12 Kasım 1999’daki polis operasyonunda Ceyda Ertüzün’ün merhum eşi ve çocuklarıyla oturmuş olduğu 1998’de eşinin vefatından sonra oturmaya devam ettiği İstanbul Bağdat Caddesi’ndeki evine de polis baskını yapılmış ve İstanbul Organize Suçlar Şubesi tarafından bazı eşyalarına hukuksuz bir şekilde el konmuştu.

2000 yılında Devlet Güvenlik Mahkemesinde (DGM) başlayan ve 2006 yılında beraat kararı çıkan Bilim Araştırma davasının iddianamesinde Ceyda Ertüzün sanık olmadığı halde, hukuksuz olarak evi ile ilgili, örgüt evi, merhum eşi Tevfik Ertüzün’den kalan aile kasası ile ilgili olarak da örgüt kasası iddialarında bulunulmuştu.

Süleyman Demirel 2002 yılında BAV davası sırasında DGM’ye, Ceyda Ertüzün’ü ve ailesini tanıdığını ve olumlu görüşlerini beyan eden bir mektup yazarak yazılı tanıklık yapmıştı.

CUMHURBAŞKANIMIZ SAYIN ERDOĞAN VE EŞİ HANIMEFENDİ İLE GÖRÜŞMELERİMİZ

Sayın Adnan Oktar’ın yakın çevresinden Meltem Daban ve Hüma Babuna 1999’daki arkadaş grubumuza yapılan büyük operasyondan sonra devam eden dava esnasında Emine Erdoğan Hanımefendi’yi Üsküdar’daki evlerinde ziyaret ettiler ve yaklaşık 2-3 saat sohbet ettiler. Yanlarında Sn. Numan Kurtulmuş’un yiğeni de vardı. Eğer sözde suç örgütü iddiası doğru olsa devletimizin güvenlik birimleri asla o kapıdan girmelerine izin vermezdi.

Hanımefendiye Adnan Oktar Bey ve arkadaşlarımıza Adil Serdar Saçan’ın İstanbul Emniyetinde işkence yaptığını, bir gecede 93 kişinin gözaltına alındığını, gözleri bağlı şekilde, kalorifer borularına kelepçelenerek taş betonda oturtulduklarını, bazı arkadaşlarımızın sakatlanıp çok zor durumda kaldıklarını, bunun sonrasında da baskının yıllarca devam ettiğini, bir kısım basının operasyonla eşzamanlı olarak iftira kampanyası başlattığını fakat bütün iftiraların asılsız olduğunu anlattılar.
Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi çok hoşsohbetti, neşeli ve çok nezaketliydi. Arkadaşlarımızı çok iyi ağırladı, neşelendirdi, şevklendirdi, ikramlarda bulundu. Okuldan gelen kızı Sümeyye Erdoğan’ı da yanlarına davet edip, arkadaşlarımızla tanıştırdı. Sümeyye Hanım, okulda yaşadıkları başörtüsü sorunlarını arkadaşlarımıza anlattı, arkadaşlarımız kendisini teselli ettiler. İkindi namazı vakti geldiğinde Sn. Cumhurbaşkanımız’ın o zamanki çalışma odasında namazımızı kıldılar. Bu davetin ardından, Sn. Hanımefendi’yle İstanbul Üsküdar’da bir restoranda muhafazakar camiasının önde gelen hanımlarının davet edildiği yemekli bir toplantıya da katıldılar. Bu toplantıda ayrıca Numan Kurtulmuş Bey’in eşi Sevgi Kurtulmuş Hanım da vardı. Uzun uzun memleket meseleleri üzerine sohbet ettiler.

Yakın tarihte arkadaşlarımız Meltem Daban ve Pınar Akkaş Sn. Cumhurbaşkanımız ve kıymetli eşi Hanımefendi ile Emine Erdoğan Hanım’ın özel kaleminin düğün töreninde de bir araya geldiler. Yine yakın zamanda AK Part Milletvekili Harun Karaca’nın daveti üzerine Sn. Cumhurbaşkanımız’ın da katıldığı bir davete protokolden katıldılar. Hatta bu toplantının bitiminde Sn. Burhan Kuzu Hocamızın daveti üzerine Florya’da ünlü bir et lokantasında danışmanlarıyla birlikte yemek yediler.

Ayrıca arkadaşlarımız Eda Babuna ve Hüma Babuna Sayın Tayyip Erdoğan’la İstanbul’da bir sağlık kurumunun açılış töreninde biraraya geldiler. Arkadaşlarımız tören sonrasında sadece dönemin İstanbul Valisi ve bakanlar dahil 23 kişinin alındığı binada Sayın Erdoğan’a o dönemdeki FETÖ’cülerin kumpası neticesinde açılan davada yapılan hukuksuzlukları anlattılar. Sayın Erdoğan yanındakilere, “Pazartesi günü dosyayı masamda istiyorum” dedi. Arkadaşlarımız çok olumlu ve sevgi dolu davranan Sayın Erdoğan’a sevgi ve saygılarını ifade edip görüşmeden ayrıldılar.
Daha sonra arkadaşımız Hüma Babuna, hanım arkadaşlarımızla birlikte kıymetli bir siyasetçimizin nikah töreninde Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan Beyefendi ile görüştüler.

SN. CUMHURBAŞKANIMIZ’IN ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ DR. HASAN DOĞAN İLE GÖRÜŞME

Arkadaşımız Hüma Babuna, sosyal medya üzerinden uzun yıllar Cumhurbaşkanımız’ın Büyükelçi Özel Kalem Müdürü Sayın Dr. Hasan Doğan ile bağlantıdaydı. Sayın Hasan Doğan’a sık sık Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan Bey’e aktarılmak üzere, arkadaş camiamız ile ilgili bilgiler aktarıyordu. Şöyle ki, Sayın Adnan Oktar’ı ziyarete gelen Musevi misafirler ve İsrail’deki ziyaretler hakkında bilgilere vererek bu misafirlerin geliş ve arkadaşlarımızın İsrail’e gidiş amacımızın Türkiye-İsrail barışını sağlayıp, Ortadoğu’da kanı durdurmak olduğunu, Türkiye’nin güçlenmesi için yaptığımız bu görüşmelerin faydalarını anlattı.

Hüma Hanım ayrıca, Kuran’da Musevilerle Hristiyanlarla tevhidde ittifakın, yani ehl-i kitapla birlik olup ateizmle mücadelenin farz olduğu ve bu çalışmaları da bu maksatla yaptıklarını Sayın Doğan’a belirtti.

Bu konu dışında arkadaşımız Hüma Babuna Dr. Hasan Doğan’a 15 Temmuz darbesi sonrasında güvenlik önlemlerinin arttırılması ve ülkenin bekasına yönelik alınabilecek tedbirler konusunda Sayın Adnan Oktar’ın görüşlerini aktardı. Ayrıca İngiliz Derin Devleti’nin ajanlık faaliyetleri ve Sayın Erdoğan’ı indirme planları olduğuna dair yazılı notlar gönderdi.

Arkadaşlarımız Eda Babuna, Hüma Babuna, ve Ceyda Ertüzün Sayın Erdoğan’ı ziyaret talebinde bulundular. Bu talep üzerine Sayın Dr. Hasan Doğan, arkadaşımız İbrahim Tuncer ile karşılaştığında, Sayın Erdoğan’ın üç arkadaşımızı davet edeceklerini belirtti.

ESKİ TBMM BAŞKANI, BAŞBAKANIMIZ SAYIN BİNALİ YILDIRIM İLE GÖRÜŞMELERİMİZ

Arkadaşlarımız Ceyda Ertüzün ve Hüma Babuna, Başbakan Sayın Binali Yıldırım’la Ankara’da bir mekânda görüştüler. Sayın Binali Yıldırım’a Sayın Adnan Oktar’ın arkadaşları olduklarını bildirdiler. Devlet adabını bilen, son derece nezaketli bir insan olan Sn.Binali Yıldırım arkadaşlarımızı çok neşeli ve sevgi dolu karşıladı. Kendisine has, samimi üslubuyla hatırlarını sordu. Arkadaşlarımız kendisine Türkiye’de beka sorunu oluşturabilecek bazı konularla ilgili fikirlerini anlattılar. Daha sonra birkaç kez Binali Yıldırım Bey’in danışmanı, Devlet adabını bilen,  Sn. Ömer Sertbaş Bey’e PKK ile daha etkin bir mücadele için alınabilecek önlemler ve İngiliz Derin Devleti’nin Türkiye’yi bölme planına dair bazı notlar sunup Binali Yıldırım Bey’e iletmesini rica ettiler.

CHP GENEL BAŞKANI SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞMELERİMİZ

Arkadaşlarımız Hüma Babuna ve Eda Babuna uzun yıllar önce Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu milletvekilliği döneminde TBMM’deki makamında ziyaret etmişlerdi. Arkadaşlarımız kendisine camiamıza yapılan hukuksuz uygulamalar, sahte ihbar ve yalancı tanıklarla geçmişte açılan davalarla ilgili bilgi verdiler. Kendisine, “Bazı kişilerin bizleri içe kapalı antisosyal bir camia gibi tanıtmaya çalıştıkları, hanımları eve kapatılmış, ezik, içine kapalı gibi göstermeye uğraştıklarını, oysa ki arkadaş grubumuzda özgür bir anlayışın hâkim olduğunu, tüm hanım arkadaşlarımızın iyi eğitimli, dışa dönük kişiler olduğunu, birkaç aile hariç tüm ailelerin çocuklarını ve Adnan Oktar Bey’i takdir edip desteklediklerini” anlattılar.

Arkadaşlarımız yıllar sonra, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP genel merkezindeki makamında ziyaret ettiler. Ceyda Ertüzün, Aylin Atmaca, Eda Babuna, Hüma Babuna Sayın Kılıçdaroğlu’na neden referandumda Ak Parti ve Sayın Erdoğan’ı desteklediklerini anlattılar. Demokrasinin varlığı açısından CHP ve diğer partilerin varlığının önemli olduğunu, ancak Türkiye’nin bekası açısından birliğin, beraberliğin öneminden ve kritik durumlarda Hükümete destek verilmesinin gerekliliğinden bahsettiler. Ayrıca, şahsi sert eleştiriler yerine çeşitli siyasi konularda görülen risklere yönelik eleştirilerin yöneltilmesinin daha verimli olacağından ve yapıcı olmanın aciliyetinden bahsettiler.

Sayın Kılıçdaroğlu da arkadaşlarımıza o dönemdeki siyasi çalışmalarıyla ilgili broşürleri içeren bir dosya sundu. Ve arkadaşlarımızı her zamanki güler yüzlü, nezaketli haliyle çok güzel ağırladı.

AK PARTİ MKYK VE MYK ÜYESİ - PARTİ SÖZCÜSÜ SN. ÖMER ÇELİK İLE GÖRÜŞMELERİMİZ

Sn. Cumhurbaşkanımızın en yakın danışmanlarından eski bakan, şu anda Ak Parti Sözcülüğü görevini üstlenen Sn. Ömer Çelik Bey arkadaşlarımızın çok iyi tanıdığı insanlardan biridir. Kendisinin Yeni Şafak’ta yazdığı günlerden beri arkadaşlarımız Aylin Atmaca, Meltem Daban, Huma Babuna, Erkan Seyhan, Ömer Çelik Bey’le sık sık görüşmüşlerdir. Sonrasında defalarca Ankara’da birçok restoranda bir araya gelip yemek yemişler, sabah kahvaltıları yapmışlardır.

AK PARTİ YÖNETİMİNDE BULUNAN SAYIN BAKAN MAHİR ÜNAL VE BAŞBAKAN ESKİ YARDIMCISI MİLLETVEKİLİ SAYIN YALÇIN AKDOĞAN İLE GÖRÜŞMELERİMİZ

Arkadaşlarımızdan Aslıhan Hantal ve Hüma Babuna’nın gerçekleştirdiği görüşmede Sayın Mahir Ünal Ak Parti yönetimindeydi ve milletvekilliği, Bakanlık yapmıştı. Arkadaşlarımız kendisine grubumuzun faaliyetlerini uzun uzun anlattılar. Mahir Ünal Bey de arkadaşlarımıza A9TV’deki canlı yayınların hikmetini sordu. Arkadaşlarımız kendisine, “Adnan Oktar Bey’i öğrencilik yıllarından beri tanıdıklarını, milli manevi değerlerine çok bağlı insanlar olmalarına vesile olduğunu, atılan iftiraların aslı olmadığını, TV programlarının gençlerin daha güzel ahlaklı, daha milli manevi değerlerine bağlı olmasını amaçladığını” belirttiler. Mahir Ünal Bey arkadaşlarımız Aslıhan Hantal ve Hüma Babuna’yı çok güler yüzlü ve neşeli karşıladı.

Yıllar sonra arkadaşlarımız Eda Babuna ve Hüma Babuna Mahir Ünal Bey’i TBMM’deki odasında ziyaret ettiler. Bu görüşmede, o dönemde Başbakan danışmanı olan Ak Parti milletvekillerinden Sayın Yalçın Akdoğan Bey de vardı. Arkadaşlarımız kendilerine camiamıza yönelik haksız saldırılar olduğunu, arkadaş grubumuzun güzel ahlaklı, haysiyetli, namuslu, maneviyatlı kişilerden oluştuğunu ve Allah’ın samimi gayretimize karşılık faaliyetlerimizde bereket verdiğini anlattılar. Mahir Ünal Bey arkadaşlarımıza sosyal medya faaliyetlerimizi çok etkili bulduğunu belirtti ve bizi takip eden kitle ile ilgili merak ettiklerini sordu.

ESKİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANI, ADALET ESKİ BAKANI CEMİL ÇİÇEK İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMELERİ

AK Parti’nin kurulduğu yıllarda, arkadaşlarımız Aylin Atmaca, Meltem Arıkan Daban ve Erkan Seyhan o sırada milletvekili olan Sayın Cemil Çiçek’i evinde ziyaret ettiler. Evinde gerçekleşen ziyaret sırasında kendisine Adnan Oktar Bey’den, arkadaş grubumuzdan ve çalışmalarımızdan bahsettiler. Sayın Cemil Çiçek ve eşi arkadaşlarımızı çok güzel ağırladılar.

Arkadaşlarımız Sayın Cemil Çiçek’i milletvekili iken TBMM’deki odasında ziyaret etmişler ve Sayın Çiçek arkadaşlarımız gayet güzel ağırlayıp, sohbet etmişler. Arkadaşlarımız odada iken Sayın Çiçek, odaya Yozgat’ın bir köyünden, yaşlı bir amcayı almıştır. Yaşlı amca Cemil Bey’e hediye olarak ev yapımı gözleme tarzı bir şey getirmiş ve vermek istemiş. Cemil Bey de kendisinin hediye kabul etmediğini ve bu hediyeyi de kabul etmeyeceğini söylemiş. Cemil Bey görüşmede arkadaşlarımıza emsal karara ya da işlerine yarayacak bir karar örneği vermiştir.

2009-2010 yılı gibi Cemil Çiçek Bey Devlet Bakanı iken, Av. Hayrullah Bey aracılığıyla arkadaşlarımız Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Eda Babuna, Ceyda Ertüzün’ü Başbakanlıktaki makamında ağırlamıştı. Cemil Bey’in özel kalemi birkaç kez odaya girip nazikçe arkadaşlarımızın gitmesini ifade etmeye çalışsa da Cemil Bey görüşmeyi sonlandırmayıp, devam ederek, uzun bir görüşme yaptı. Bu görüşme esnasında Cemil Bey arkadaşlarımıza sık sık çay-kahve ikramı yaptırdı.

 Görüşme esnasında Cemil Bey, Aylin Hanım’a 10 yıl önce evlerine yaptığı ziyareti hatırlattı. Cemil Bey’in hafızası çok iyiydi, Aylin Hanım’ın 10 yıl önce Cemil Bey’i aradığında hangi semtten aradığını, kendisinin Aylin Hanım’ı ve arkadaşlarını evine davet ettiğini, evinde ağırladığını, o güne ait detaylar vererek anlatmıştı. Cemil Bey’in Aylin Hanım’ı ve kendisiyle yaptığı görüşmeye dair detayları bu kadar net hatırlaması Aylin Hanım’ı şaşırtmıştı.

ENERJİ VE TABİ KAYNAKLAR ESKİ BAKANI TANER YILDIZ İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMESİ

Aylin Atmaca, Sayın Taner Yıldız ile ilk kez milletvekili iken TBMM’de tanışmıştı. Taner Bey’i odasında ziyaret etmişti ve güzel ve uzun bir sohbetleri olmuştu. Sohbet esnasında Adnan Bey’den, yazdığı eserlerden, yapılan çalışmalardan bahsedilmişti. Taner Bey, arkadaşlarımıza çay-kahve ikramlarında bulundu ve güleryüzle uğurladı.

Arkadaşlarımız, Taner Bey Enerji Bakanı olunca kendisini defalarca ziyaret etti. Taner Bey, Aylin Atmaca’ya cep telefonu numarasını verdiği için, özel kalemi aracılığıyla değil bizzat cep telefonundan bağlantı kurardı. Taner Bey nazik ve çok ilgili bir insan olduğu için Aylin Hanım’ın telefonunu hemen cevaplardı. Ankara’daysa hemen davet ederdi. Bazen de “Tabi buyurun görüşmeyi Ankara’da mı İstanbul’da mı istiyorsunuz?” diye sorardı. Aylin Hanım da Ankara’da ağırlıklı bulunmakla birlikte İstanbul’a da çok sık gidip geldiği için kendisi de toplantılar nedeniyle İstanbul’da da Ankara’da da olabildiği için nerede isek orada görüşebileceğimizi söylerdi. Çok nezaketli bir insandı. Arkadaşlarımızı odasının kapısına değil asansöre kadar geçirir, asansöre bindirip öyle giderdi.

ENERJİ VE TABİ KAYNAKLAR ESKİ BAKANI HİLMİ GÜLER İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMESİ

Aylin Atmaca yanında bir arkadaşımız ile, Enerji Bakanı Hilmi Güler Beyi de makamında ziyaret etmişti. Adnan Beye çok selamlarını söylemişti. Görüşme esnasında elektrikler kesilince Enerji Bakanlığında bile elektrik kesiliyorsa diye espri yapmıştı. Hilmi Bey çok nezaketli bir insandı. Aylin Hanım, özel kaleme bile ihtiyaç duymadan kendisi ile cep telefonundan görüşebiliyordu. Aylin Hanım, Hilmi Bey’i milletvekili yaptığı dönemde de ziyaret etmişti.

İÇİŞLERİ ESKİ BAKANI ABDÜLKADİR AKSU İLE GÖRÜŞMELER

Aylin Atmaca, Sayın Abdülkadir Aksu ile ilk kez mecliste tanışmıştı. Kendisiyle çok samimi, sıcak sohbet etti. Adnan Bey’e selamlarını yolladı. Aylin Hanım bu şekilde birkaç kez TBMM’deki odasına gitti. Ofisinde oldu. Abdülkadir Bey ile görüşmeye bir kez Ayşegül Hüma Babuna ile birlikte gitti.

Arkadaşlarımız bir seferinde Tunalı Hilmi Caddesi üzerinde Beymen’in altındaki Goya Cafe’de Abdülkadir Bey ile buluştu. Abdülkadir Bey çok olumlu, çok candandı. Hem camiamıza yönelik hem arkadaşlarımıza çok sıcaktı. Adnan Bey’in halini hatırını hep sormuştu. Aylin Hanım, Abdülkadir Bey ile bir kez Ankara Beymen’de alışveriş yaparken karşılaştı. Aylin Hanım işini bitirmiş, kasada ödemesini yapmış çıkmak üzereyken, Abdülkadir Beyle karşılaşınca kendisi Beymen’in altındaki kafetaryaya arkadaşlarımızı ısrarla davet etti ve ama arkadaşlarımızın acelesi olduğu için davete icabet edemediler.

Sayın İçişleri Bakanımız mecliste arkadaşlarımızla karşılaştığında da mutlaka ilgilenir, hal, hatır sorardı.

GÜMRÜK VE TİCARET ESKİ BAKANI HAYATİ YAZICI İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMELERİ

Aylin Atmaca ve bazı arkadaşlarımız Hayati Yazıcı Bey Bakan iken randevu alıp kendisiyle görüşmeye gittiler. Hayati Bey arkadaşlarımızı gayet güzel karşıladı. Görüşme esnasında Hayati Bey’in eşi aradı, o esnada arkadaşlarımızla konuşmaya ara verip eşine bazı cevaplar verdi. Eşi, Hayati Bey’e verilecek kıyafetlerini sordu, Hayati Bey de cevap verdi, uzun bir konuşma oldu. Hayati Bey telefonu kapatınca arkadaşlarımızla sohbete devam etti.

O dönem Mehmet Ali Şahin Bey, Adalet Bakanı idi, arkadaşlarımız kendisini ziyaret etmek istiyordu. Arkadaşlarımız camiamızın geçmişte yaşadığı işkenceleri anlattılar Hayati Beye. Türkiye’de işkencenin sonlanması gerektiğini konuştular. AK Parti olarak kendileri de bu konuda hassaslardı, bununla ilgili olarak hukuki düzenlemeler yaptılar ve gerçekten onların döneminde işkence sonra erdi. AB Uyum Yasalarının da etkisi vardı bunda. Arkadaşlarımız kendilerini hem yaşadıklarımız hakkında bilgilendirdi hem de vakıf çalışmalarımızdan, faaliyetlerimizden bahsedip bilgi sundu. Hukukla, işkencenin bitmesi ile ilgili konulara arkadaşlarımız girince ve Adalet Bakanımızdan da randevu isteyeceğimizi, yakında kendileriyle de görüşme talebimiz olacağını bildirince Hayati Bey hemen arkadaşlarımıza büyük bir jest yaptı. Arkadaşlarımızın yanından Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’i aradı, arkadaşlarımızdan bahsetti ve randevu istedi, arkadaşlarımızın hemen gelebileceğini söyledi. Mehmet Ali Bey de makamında olduğunu ve arkadaşlarımızı beklediğini söyledi. Arkadaşlarımız da Hayati Bey’e teşekkür edip, makamından ayrılıp Adalet Bakanlığına geçtiler.

Arkadaşlarımız Hayati Bey aynı zamanda avukat olduğu için kendisine Türkiye’deki hukuki sorunları anlatmanın yararlı olacağını düşünüyordu.

Bir seferinde de arkadaşlarımız Hayati Bey ile İstanbul’da bir düğünde bir araya geldiler. Mihrimah Sultan Korusu’ndaydı düğün. Aylin Hanım’ın düğünde Hayati Beyle sohbet etme imkânı oldu. Hayati Bey yapısı itibariyle ciddi ama ilgiliydi.

AK PARTİ’NİN KURUCULARINDAN, SANAYİ VE TİCARİ BAKANI ALİ COŞKUN İLE GÖRÜŞMELER

Ali Coşkun Bey arkadaşlarımızı AK Parti Milletvekili Necati Çetinkaya’ya ait olan Çetinkaya Mağazalarının en üst katında kabul etti. Ali Coşkun Bey’i, Ankara Turan Güneş Meydanı’ndan Cumhurbaşkanlığı köşküne inen yolda soldaki Çetinkaya Mağazasında ziyaret ettiler. Randevuyu Ceyda Ertüzün almıştı. Bu görüşmede Ceyda Ertüzün, Hüma Babuna, Eda Babuna, Aylin Atmaca  vardı. Arkadaşlarımızı çok candan ağırladı, uzun sohbet ettiler.

Bir gün de Aylin Atmaca ve Ceyda Ertüzün, Ali Coşkun’un evine ziyarete gittiler. Evde Ali Coşkun Bey’in eşi ve küçük oğlu vardı. Ali Bey arkadaşlarımızın geleceğini biliyordu, selamlarını yollamıştı. Eşi arkadaşlarımızı çok güzel ağırladı. Arkadaşlarımız camiamızdan ve çalışmalarımızdan bahsettiler. Eşi çok olumluydu.

AK PARTİ KURUCU ÜYESİ VE MİLLETVEKİLİ BURHAN KUZU İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMELERİ

Aylin Atmaca, Burhan Kuzu ile milletvekili olduğu dönemde tanışmıştı. Arkadaşlarımız kendisine ilk görüşmelerinde Adnan Oktar Bey’den, çalışmalarımızdan, Adnan Bey’in kitaplarından bahsettiler, Burhan Bey çok olumlu tepki verdi. Burhan Bey’in arkadaş grubumuzdan başka tanıdıkları da varmış. Adnan Bey’e selamlarını söyledi, kendi cep telefonunu verdi. Genelde milletvekilleri, bakanlar kendi özel cep telefonlarını vermezler. Sekreterlerinden ya da danışmanlarından kendilerine ulaşılsın isterler. Fakat arkadaş grubumuzu, AK Partili bakan ve vekiller, kendilerine yakın gördükleri ve samimi buldukları için kendi özel cep telefonlarını kendiliklerinden, arkadaşlarımız talep etmeden verirlerdi. Bu arkadaşlarımız için, güven, samimiyet, iyi niyet ve nezaket göstergesidir.

Aylin Hanım, Burhan Bey TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı olduğunda da makamına çok gidip geldi. Türkiye’de Başkanlık Sistemi ilk gündeme getirildiğinde de camiamızın, üniter yapımız açısından bazı samimi endişeleri olmuştu. Aylin Hanım hemen Burhan Hocamızdan randevu aldı. Arkadaşımız Aslıhan Hantal birlikte TBMM Anayasa Komisyonu Başkanlığı’ndaki odasına ziyaret gittiler. Burhan Bey’in masasının önündeki tek kişilik iki koltuk da arkadaşlarımız içeri girdiğinde iki ayrı misafir oturuyordu. Bu nedenle Aylin Hanım ve Aslıhan Hantal da kapıya yakın koltuklara oturdular. Arkadaşlarımıza kahve ikram etti. Arkadaşlarımız, Burhan Bey’e Başkanlık Sistemi ile ilgili sorular sordu, verdiği cevapları not aldılar. Aylin Hanım, Adnan Bey’in de üniter yapının tehlikeye girmesi ile ilgili benzer endişeleri olduğunu, İstanbul’a gittiğinde imkan olursa Burhan Hoca’nın anlattıklarını iletebileceğini söyledi. Burhan Kuzu “Tabi ilet mutlaka, selamlarımı da söyle Hocaya. Ben bu Başkanlık Sistemine ömrümü verdim. Türkiye için çok iyi olacak” dedi. Arkadaşlarımız kendisine çok fazla soru yöneltti. Arkadaşlarımızın görüşmesi uzun sürünce diğer iki misafir aralarda izin isteyip ayrı ayrı kalktılar. Konuşma bitince Burhan Bey arkadaşlarımızı uğurladı. Her zamanki gibi çok candandı, “Yine beklerim, Hocaya selam söyleyin” dedi.

Başka bir zaman da Burhan Kuzu’yu Aylin Atmaca A9 TV’de yaptığı programa davet etti. Daveti hemen kabul etti. Saat ve gün konusunda anlaştılar. Aylin Hanım gelecekleri adresi Burhan Bey’in sekreterine bilahare yazdırdı. Aylin Hanım o dönemde Ankara Oran’da kiracı olarak oturduğu evi homeofis gibi kullanıyor, çekimleri evin salonunda yapıyordu. Aylin Hanım, Burhan Hoca geldiğinde arkadaşlarımızla birlikte karşıladılar. Evde çekimi gerçekleştirecek teknik işlerle ilgilenen arkadaşlarımız da vardı. Burhan Hoca her zamanki gibi çok doğal, samimi, sevgi doluydu arkadaşlarımıza karşı. Çekim öncesinde salonun ortasındaki koltuklarda, oturma grubunda Burhan Bey’le sohbet ettiler, oturdular. Arkadaşlarımız çay ve ikram yaptılar. Burhan Kuzu’nun sohbeti çok güzeldi, evi beğendiğini ifade etti. Çekim için cam kenarındaki oturma grubuna geçtiler ve çekime başladılar. Çekimden sonra da sohbet ettiler ve sonra Burhan Bey’i uğurladılar.

AK PARTİ KURUCULARINDAN, ADALET ESKİ BAKANI, TBMM ESKİ BAŞKANI MEHMET ALİ ŞAHİN BEY İLE ARKADAŞLARIMIZIN GÖRÜŞMELERİ

AK Parti kurucularından Mehmet Ali Şahin Bey Adalet Bakanı iken, Hayati Yazıcı Bey kendisini arayıp randevu aldı ve Aylin Hanım iki arkadaşıyla birlikte kendisini Adalet Bakanlığı’ndaki makamında ziyaret ettiler. Mehmet Ali Bey arkadaşlarımızı makamında çok güzel ağırladı. Hem Adnan Bey’den ve faaliyetlerimizden bahsettiler, hem de 1999’da yaşadığımız işkence olaylarından söz ettiler. Mehmet Ali Bey arkadaşlarımıza çay kahve ikramlarında bulundu. Adnan Bey’den sevgi ve saygı ile bahsetti. Arkadaşlarımızın, kendisinin çok selamlarını iletmelerini istedi. Adnan Bey’le eski yıllardan tanıştıklarını söyledi. Uzun bir sohbet oldu. Arkadaşlarımızı kapıya kadar geçirdi. Özel kalem ekibi de Sayın Bakanımızın bu tavrından ötürü arkadaşlarımızı diğer ziyaretçilerin girdiği kapıdan değil protokol kapısından uğurladılar. Arkadaşlarımız makama geldiğinde de yine protokol kapısından kırmızı halıdan giriş yapmışlar, yine aynı yerden uğurlandılar.

Yıllar sonra başka bir zaman TBMM’de AK Parti milletvekillerimiz Gürsoy Erol Bey’in yanındayken, Gürsoy Bey arkadaşlarımızı TBMM Başkanlığında üst düzey görevde olan Mehmet Ali Şahin’in odasına götürdü. Orada da yine çok güzel ağırlandılar ve sohbet ettiler.

2000’li yılların başında AK Partinin kuruluş aşamalarının olduğu dönemde arkadaşlarımız Ömer Çelik Bey’le sık sık görüşüyordu. Aylin Atmaca, Meltem Arıkan Daban, Ayşegül Hüma Babuna, Erkan Seyhan gibi kişilerle ikişerli, üçerli olarak bir araya geliyorlardı. Ömer Çelik Bey arkadaşlarımızı bir keresinde o zamanlar Ankara’nın ünlü bir restoranı olan Budak Altı’nda ağırlamıştı. Arkadaşlarımızı sık sık ya bruncha, ya yemeğe ya da bir kafeye davet ederdi. Arkadaşlarımızı bir kez de Ömer Çelik’i Yeni Şafak Gazetesi’nde çalışırken ziyaret etmiş ve çok güzel ağırlanmıştılar.
Daha yeni Daha eski