11.07.2018 tarihli polis operasyonuyla birlikte Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımız hakkında sadece AK Parti hükümeti döneminde değil, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir linç kampanyası başlatıldı. Zatıalinizin iktidarını destekleyen basın kuruluşlarının da katıldığı söz konusu linç kampanyasında kanunlarımızı ve AK Parti’nin Türkiye’de savunduğu tüm hukuk ilkelerini hiçe sayan uygulamalara gidildi. Daha operasyonun ilk gününde Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımız suçlu ilan edildiler, aylar boyunca her türlü hakarete ve iftiraya uğratıldılar.
Sayın Cumhurbaşkanımız;
Zatıalinizin haksızlıklara ve hukuksuzluklara asla göz yummayan bir karaktere sahip olduğunuzu milletçe yakinen bildiğimizden, yaşadığımız mağduriyetlerin varlığı ve sebebi hakkında bilgilendirilmenizin en doğru hareket olacağını düşünüyoruz. Olaylara tarafsız ve vicdanlı bir bakış açısıyla yaklaşmanızdan dolayı hiçbir vatandaşımızın haksızlığa uğramasına izin vermeyeceğinize inandığımızdan desteğini bekliyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımız;
Bugün Türkiye’de Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımızın maruz kaldıkları linç kampanyası binlerce vatandaşımızı şehit eden PKK terör örgütü mensuplarına bile hiçbir dönemde yapılmamıştır. Ülkemizi bölmek isteyen, çocuklarımızı dahi katleden, sadece varlığı bile milyarlarca dolarımıza mal olan, zatıalinize, diğer Müslümanlara ve Türklere büyük düşmanlık besleyen ve benzer düşmanlığı güden tüm yapılarla içli dışlı olan PKK eylem yapmadığı zamanlarda basında konu bile edinilmezken, yerli ve milli olan Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımıza basın tarafından hakaret ve iftirada bulunulmadığı tek bir gün bile geçmemektedir.
PKK’nın ideolojisi olan komünizmi ve materyalizmi fikren çökerten, DEAŞ ve El-Kaide gibi terör örgütlerinin İslam’a verdiği zararları ortadan kaldırıcı fikri çalışmalarda bulunan ve Darwinizmin geçersizliğini ispatlayarak ırkçı terör örgütlerinin dayanaklarını elinden alan camiamız birden bire AKIL ALMAZ, SON DERECE ŞAİBELİ BİR BİÇİMDE terör örgütü FETÖ ile ilişkilendirilmiştir. Sayın Adnan Oktar 17-25 Aralık komplosundan yıllar önce FETÖ tehdidine dikkat çekmesine rağmen, İngiliz derin devleti tarafından kışkırtılan camiamızın bazı eski mensuplarının yalan ve iftiralarıyla kasten FETÖ ile ilişkili gibi gösterilmiştir. Öyle ki düzenlenen iddianamede bu yöndeki iddiaları gerçekten doğrulayan, destekleyen tek bir delil dahi yoktur.
Türkiye’de teröre karşı en ciddi fikri mücadele veren, yaratılış delillerini en etkin şekilde anlatan, sevgi birliğini ve kaliteyi en ön planda tutan, İslam Birliği’ni en güçlü şekilde savunan, zatıalinize 25 yıldır kesintisiz şekilde destek veren camiamız, bir kısım medyaya itibar edilecek olsa bugün Türkiye için en büyük tehdittir. Öyle ki iddianamenin düzenlenmesiyle birlikte malum basında Sayın Adnan Oktar’ın hakkında 870 yıl hapis istendiği yönünde coşkulu haberler yapılmıştır. Konu PKK olduğunda çözüm sürecinden bahseden, bebek katili Abdullah Öcalan’ın affedilmesinin Türkiye’nin önünü açacağını ileri süren bir kısım medya, konu Sayın Adnan Oktar’a geldiğinde ortada hiçbir suç olmamasına rağmen toplu linçe başlamaktadır.
