Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımız hakkında öne sürülen gerçek dışı itham ve iddialardan biri de, güya “Dini Değiştirip, Tahrif Ettiğimiz şeklindeki bir iftiradır. 

BU AÇIK İFTİRA başlangıçta

  • Husumetli müştekilerin uydurdukları belgesiz ve delilsiz hayali senaryolar ile gerçekdışı itham ve iddialardan etkilenen iddia makamı tarafından, davanın iddianamesi ile esas hakkındaki mütalaasına eklenmiş, 
  • Eş zamanlı olarak husumetli müştekilerin etkisi altındaki çeşitli medya kanallarından yüksek sesle dile getirilerek de aleyhte bir kamuoyu oluşturulmuş,

sonrasında ise

  • Yargılamayı yapan yerel Mahkeme tarafından, hiçbir inceleme veya araştırma yapılmaksızın, yargılananlar aleyhinde yüzlerce haksız ve hukuksuz uygulamaya imza atılarak ve savunmaya ilişkin mahkemeye sunulan belge, delil ve bilimsel mütalaaların tümü görmezden gelinerek verilen 10 biner yıllık haksız ve hukuksuz mahkumiyet kararında KENDİSİNE YER BULMUŞTUR.

Oysa gerçekler bunun TAM AKSİDİR.

Öncelikle gerçekten samimi olarak dinin değiştirilmesi konusunda bir endişe ya da hassasiyet varsa asıl olarak" Kuran’da evrim olduğu" safsatasını öne sürerek Allah’ın “Ol” emriyle her şeyi yarattığı gerçeğini inkar eden, İslam’da kader inancı olmadığını söyleyen, insanları Darwinist ve materyalist ideolojilere sevk edenlerin yaptıkları ciddi tahribatın üzerinde durulması gerekir.

Deizm gençler arasında çığ gibi yayılırken, sol ideolojilerin etkisi gün geçtikçe artarken, bencillik ve güçlü olan ayakta kalır felsefesi ile insanların elinden tüm sevinçleri alınırken, toplumdaki kutuplaşma giderek tırmanırken, şiddet ve saldırganlıkların önü kesilemezken ve tüm bunların Darwinist ideolojilerden kaynaklandığı apaçık bir gerçekken, bu dehşetli tahribatı ve dejenerasyonu görmeyip Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarını hedef almak en hafif deyimiyle akıl tutulmasıdır. 

Eğer, herhangi bir yerde tahrifat aranıyorsa ve buna karşı önlem alınmak isteniyorsa ilk yapılması gereken, içerisinde Darwinist-Materyalist eğitime yer vererek, ders kitaplarında gençlerimize CANLILARIN ALLAH TARAFINDAN YARATILMADIKLARI (Allah'ı tenzih ederiz), TESADÜFLER SONUCU EVRİMLE OLUŞTUKLARI YALANINI KÖRPE BEYİNLERE AŞILAYAN MÜFREDATIN değiştirilmesidir.

İddialarının tümünün geçersizliği bilimsel olarak ispatlanmış olmasına rağmen Evrim Teorisi, bugün halen Milli Eğitim Bakanlığı eliyle ilköğretim ve ortaöğretim müfredatında yer alan “Biyoloji”, “Psikoloji”, “Felsefe”, “Fen ve Teknoloji” ile “Astronomi ve Uzay Bilimleri” gibi kitaplarda, SANKİ BİLİMSEL BİR GERÇEKMİŞ GİBİ okutulmaya devam edilmektedir.




Evrim Teorisi 8. Sınıf, 9. Sınıf, 10. Sınıf ve 12. Sınıflarda okutulan çeşitli ders kitaplarında öğrencilerimize;

➢ Lamarck'ın Görüşleri,

➢ Darwin'in Görüşleri,

➢ Doğadaki Değişiklikler Evrimi Nasıl Etkiler?,

➢ Prokaryottan Ökaryota, 

➢ Bir Hücreden Çok Hücreye,

➢ Hayatın Başlangıcı ve Evrim,

➢ Canılıların Embriyolojik, Biyokimyasal, Anatomik, Genetik Yapılarındaki Benzerlik ve Farklılıkların Evrimsel İlişkisi,

gibi çeşitli başlıklar altında, köhne evrimci şemalar, sözde evrim süreci olarak gösterilen sahte çizimler ve sahte olduğu bilimsel olarak ispatlanmış bulunan Urey-Miller deneyi gibi çeşitli deneyler eşliğinde SANKİ BİLİMSEL BİR GERÇEKMİŞ GİBİ ANLATILMAKTA, böylelikle gençlerimize alenen EVRİM GEÇİREREK TESADÜFLER SONUCU OLUŞTUKLARI SAFSATASI AŞILANMAKTADIR.

Hali hazırdaki Milli Eğitim müfredatında yer alan çeşitli ders kitaplarından alıntıladığımız aşağıdaki ekran görüntülerinden de görüleceği üzere, öğrencilerimize Evrim Teorisi'nin tamamı çürütülmüş olan bilimdışı iddiaları tüm detaylarıyla anlatılırken, tüm canlıları Allah’ın yarattığı gerçeğine ise yer verilmemektedir.





Öğrencilere bu ve benzeri bilim dışı safsatalar adeta bilimsel gerçeklermiş gibi öğretilirken BİLİMİN İSPAT ETTİĞİ GERÇEK yani YARATILIŞ ANLATILMAMAKTADIR. Bu şekilde, SADECE DİN TAHRİF EDİLMEKLE KALMAYIP aynı zamanda ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİN TEMİNATI OLAN GENÇLERİMİZ DE, DİNİ KÖKTEN REDDEDEN BİR EĞİTİMDEN GEÇİRİLMEKTEDİR. 

Buna karşın, SAYIN ADNAN OKTAR ve ARKADAŞLARIMIZIN 40 YILI AŞKIN SÜREDİR DARWİNİZM ve EVRİM TEORİSİNE KARŞI VERDİKLERİ ETKİLİ MÜCADELE SAYESİNDE İSE;

 Tüm canlıların Allah tarafından yaratılmış oldukları ve asla evrim geçirmedikleri bilimsel olarak ispat edilmiş, Türk gençliği böylelikle Evrim Teorisi ve Darwinist-Materyalist felsefenin yıkıcı etkilerinden korunabilmiş,

 Bu sayede ülkemizde dindar bir nesil yetişebilmiş ve devletimizi ayakta tutan aile yapısı böylelikle korunabilmiş,

 İslam dininin modern ve gerçek bir din olduğu, üniversite öğrencilerine, aydın kesime ve sosyeteye anlayacakları şekilde sade, bilimsel, akılcı bir anlatım ve delilleriyle sunulmuş, bu anlatım ülkemizin önde gelen bu kesimlerinde de etkili olmuş ve geniş kabul görmüş bulunmaktadır.

Bununla birlikte şu an Milli Eğitim Müfredatımızda, din dersleri de okutulmaktadır. Ancak, bir yandan okutulan derslerin genelinde Darwinizm ve Evrim Teorisi'nin gerçek dışı iddiaları öğretilip ALENEN ALLAH İNKAR EDİLİRKEN (Allah'ı tenzih ederiz), diğer yandan bu çarpık öğretilerin tam zıttı olan ALLAH'IN VARLIĞININ, BİRLİĞİNİN, YARATILIŞ GERÇEĞİNİN anlatıldığı din derslerinin de okutuluyor olması oldukça garip bir durumdur. Çünkü insanlar eğer evrime inanırlarsa, bu durumda haşa ne Allah'a ne Hz. Adem ile Hz. Havva'ya ne de kainatın ve tüm canlıların Allah tarafından yaratılmış olduğuna inanmayacaklardır. 

Oysa, aslen yapılması gereken;

Husumetli müştekilerin hayali senaryo ve gerçek dışı iftiralarından etkilenerek Sayın Adnan Oktar'ı ve arkadaşlarımızı sözüm ona Devletin dinini değiştirmekle eleştirip itham etmek ve yargılamak değil,

ALLAH'TAN YANA TAVIR KOYUP, OKULLARDA GENÇLERİMİZE, İNSANLARIN ve TÜM CANLILARIN EVRİMLE TESADÜFLER SONUCUNDA DEĞİL, ALLAH TARAFINDAN YARATILMIŞ OLDUKLARI GERÇEĞİNİ AÇIKÇA SÖYLEYEBİLMEKTİR. 

Kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunarız...

Daha yeni Daha eski